CENAZE VE GÖMME GİDERLERİ HAKKINDA
YARGITAY KARARLARI
Borçlar Kanunu m.45/1 kapsamında ele alınması gereken defin masraf¬ları, ölümle doğrudan doğruya ilgili olan ve ölenin dini ile sosyal ve ekonomik durumuna uygun bulunan giderlerdir. Bunlar, ölenin taşınması, yıkatılması, gömülmesi, mezarlık ücreti, mezartaşı, ilân giderleri, sadakalar ve din adamla¬rına verilen paralar ile otopsi için yapılan giderleri kapsar. Şu var ki, bu giderler gerçekten yapılmalı ve yerel göreneklere (mahalli âdetlere) uygun düşmelidir. Mahkeme kararının dayandığı bilirkişi raporunun BK. m.45/1 uyarınca “defin masraflarını” belirlemede yeterli olmaması karşısında, yeniden uzman bilirkişi seçilip inceleme yaptırılarak BK. 45/1’e göre davacıların ödedikleri “defin mas-raflarının” kapsamı belirlendikten sonra, uygun sonuç çerçevesinde karar veril¬melidir.
15.HD. 02.07.1975, 2313-3366 (YKD. 1976/ 9 - 1346)
Davacılar dava dilekçelerinde, desteklerinin ölümü nedeniyle katlandık¬ları defin masraflarının da tahsilini istemişlerdir. Gerçi maddi tazminatın her türünün ispatı davacılara aittir. Ne var ki ölen her şahıs için yakınlarının veya ailesinin ya da ailelerden birinin mutlak surette bazı defin giderlerine katlandı¬ğının kabulü zorunludur. Bunun aksi düşünülemez. Bütün mesele defin giderlerinin kapsamını belirlemekte toplanır. Bu tür giderler her türlü delille ispatlanabilir. Bu konuda delil ibraz edilememesi halinde dahi mahkeme, bir bilirkişi incelemesi yaptırmak suretiyle sarfedilen giderleri tespit ettirmek zo¬rundadır. Mahkemenin, defin giderleri hakkındaki isteği gerekçe göstermeksizin reddetmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
4.HD.06.05.1980, 1110-5858 (Yasa HD. 1980, sayı: 5)
Davacılar, defin giderlerinin ödetilmesi isteminde bulunmuşlardır. Mah¬kemece, anılan istek kalemleri ile ilgili olarak soyut ispatlanmadığı gerekçesiyle ret kararı verilmiştir. Ölüm halinde zarar ziyan özellikle defin giderlerini de içerir. Bu nedenle (BK. m. 45, ilk cümle) mahkemenin, bu noktaya ilişkin olarak vardığı sonuç yasanın açık hükmüne aykırı olduğu gibi, yaşam deneyi kuralla¬rına da uygun düşmemiştir. Her ne kadar, dosya arasında bulunan Belediye Başkanlığı’nın yazısında, ölenin Belediye tarafından karşılıksız defnedildiği bildirilmiş ise de, bu yön, davacıların ölenin dini, sosyo-ekonomik durumuna uygun olarak ve yerel göreneklere göre giderde bulunmadıkları sonucunu do¬ğurmaz. Mahkemece yapılacak iş, yukarda açıklanan ilkeler doğrultusunda davacıların defin giderlerinin kapsamını belirlemekten ibarettir.Yetersiz ve yanılgılı gerekçelerle bu kalem isteğin reddi bozmayı gerektirmiştir.
4.HD.14.04.2003, 2002/14353-2003/4658 (YKD. 2003/8-1191)
Davacılar, maddi tazminat kalemleri arasında tedavi ve cenaze giderlerini de istemişlerdir. Mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar veril¬memiştir. Davacıların bu kalem istekleri BK. m.45/1 kapsamındadır. Davacılara bu zarar kalemini ispat olanağı tanınmalı; diğer yandan BK. m.42/2 hükmü gereğince de zararın gerçek miktarının belirlenmesinin hakimin görevi içinde bulunduğu da gözönünde tutulmalıdır. Anılan ilkeler gözetilmeksizin karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
4.HD.25.10.1990, 2498-7814
Ölen kişi için cenaze gideri yapılması normal yaşam koşulu olup, bu ka¬lem isteğin çevre koşullarına, yörede geçerli örf ve âdete göre belirlenerek hük¬medilmesi gerekir iken, ispatlanamadığından söz edilerek reddedilmesi bozma nedenidir.
4.HD.27.05.1999, 3367-4975
Cenaze gideri konusunda belge ibraz edilmediği gerekçesiyle bu konu¬daki istem reddedilmiştir. Oysa, ölüm olayı gerçekleştiğine göre, bunun için bir takım giderlerin yapıldığının da kabulü gerekir. Mahkemece bu konuda ilgili birimlerden bilgi alınarak karar verilebileceği gibi, BK.42/2 maddesi uyarınca da bu kalem istek için takdir edilecek tazminata hükmedilmek gerekirken, belge ibraz edilmediği gerekçesiyle reddi doğru değildir.
4.HD.17.04.2000, 1294-3548